fixed kelimesinin Türkçe anlamı
fixed İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
fixed
US /fɪkst/
UK /fɪkst/

Sıfat
1.
sabit, yerleşik
permanently in position and unable to be moved
Örnek:
•
The shelf is fixed to the wall.
Raf duvara sabitlenmiş.
•
He installed a fixed camera outside the house.
Evin dışına sabit bir kamera kurdu.
Eş Anlamlı:
2.
sabit, belirlenmiş
arranged or decided in advance; not subject to change
Örnek:
•
The meeting has a fixed agenda.
Toplantının belirlenmiş bir gündemi var.
•
The price is fixed and non-negotiable.
Fiyat sabit ve pazarlık yapılamaz.
Eş Anlamlı:
Fiil
1.
2.
sabitlemek, yerleştirmek
to make something stable or secure
Örnek:
•
They used bolts to fix the machine to the floor.
Makineyi zemine sabitlemek için cıvatalar kullandılar.
•
She tried to fix her gaze on the distant ship.
Uzak gemiye bakışlarını sabitlemeye çalıştı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren