İngilizce-Türkçe Sözlük

well kelimesinin Türkçe anlamı

well İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

well

US /wel/
UK /wel/
"well" picture

Zarf

1.

iyi, güzel

in a good or satisfactory way

Örnek:
•
She sings very well.
Çok iyi şarkı söylüyor.
•
The plan worked out well.
Plan iyi işledi.
Eş Anlamlı:
satisfactorilyproperlycorrectlynicelyfinely
2.

iyi, oldukça

to a great extent or degree

Örnek:
•
He knows the subject very well.
Konuyu çok iyi biliyor.
•
The project is well underway.
Proje iyi gidiyor.
Eş Anlamlı:
considerablygreatlymuchfara lot

Sıfat

1.

iyi, sağlıklı

in good health; free from illness

Örnek:
•
I'm feeling very well today.
Bugün çok iyi hissediyorum.
•
She's not well enough to travel.
Seyahat edecek kadar iyi değil.
Eş Anlamlı:
healthyfinehaleheartysound

Ünlem

1.

pekala, yani

used to express a range of emotions, including surprise, resignation, or to introduce a remark

Örnek:
•
Well, what do you think?
Pekala, ne düşünüyorsun?
•
Well, I suppose I could try.
Pekala, sanırım deneyebilirim.

İsim

1.

kuyu, kaynak

a deep hole or shaft dug or drilled to obtain water, oil, or gas

Örnek:
•
They dug a new well to get fresh water.
Temiz su elde etmek için yeni bir kuyu kazdılar.
•
The oil well was very productive.
Petrol kuyusu çok verimliydi.
Eş Anlamlı:
boreholeshaftspringfountain

Fiil

1.

dolmak, kabarmak

to rise to the surface and flow out

Örnek:
•
Tears welled up in her eyes.
Gözleri yaşlarla doldu.
•
A feeling of dread welled up inside him.
İçinde bir korku hissi kabardı.
Eş Anlamlı:
gushflowstreamsurgerise
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime:
as wellwell-trainedwell-donewell-dressedwell-paidwell-bredwell-built