İngilizce-Türkçe Sözlük

strong kelimesinin Türkçe anlamı

strong İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

strong

US /strɑːŋ/
UK /strɑːŋ/
"strong" picture

Sıfat

1.

güçlü, kuvvetli

having the power to move heavy weights or perform other physically demanding tasks

Örnek:
•
He is a very strong man.
Çok güçlü bir adam.
•
She has strong hands.
Güçlü elleri var.
Eş Anlamlı:
powerfulmuscularrobuststurdybrawny
Eş Anlamlı:
weakfeeble
2.

sağlam, dayanıklı

able to withstand great force or pressure

Örnek:
•
The bridge is very strong.
Köprü çok sağlam.
•
We need a strong rope for this task.
Bu görev için sağlam bir ipe ihtiyacımız var.
Eş Anlamlı:
durableresilientsturdytoughrobust
Eş Anlamlı:
fragileweak
3.

yoğun, keskin

having a powerful effect on the senses

Örnek:
•
The coffee has a very strong taste.
Kahvenin çok yoğun bir tadı var.
•
There was a strong smell of garlic.
Yoğun bir sarımsak kokusu vardı.
Eş Anlamlı:
intensepotentpungentsharpconcentrated
Eş Anlamlı:
weakfaint
4.

güçlü, etkili

having a great deal of influence or authority

Örnek:
•
She has a strong voice in the community.
Toplumda güçlü bir sesi var.
•
The company has a strong presence in the market.
Şirketin piyasada güçlü bir varlığı var.
Eş Anlamlı:
influentialdominantpowerfulauthoritativecommanding
Eş Anlamlı:
weakpowerless
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime:
strong-willedstrong-minded