sturdy

US /ˈstɝː.di/
UK /ˈstɝː.di/
"sturdy" picture
1.

sağlam, dayanıklı

strongly and solidly built or made

:
The table is very sturdy and won't wobble.
Masa çok sağlam ve sallanmayacak.
You need a sturdy ladder for this job.
Bu iş için sağlam bir merdivene ihtiyacın var.
2.

iri yapılı, sağlam yapılı

(of a person) strongly and solidly built

:
He was a sturdy man with broad shoulders.
Geniş omuzlu, iri yapılı bir adamdı.
The child was small but surprisingly sturdy.
Çocuk küçüktü ama şaşırtıcı derecede sağlamdı.