rugged
US /ˈrʌɡ.ɪd/
UK /ˈrʌɡ.ɪd/

1.
2.
sert, belirgin, çizgili
(of a person's face) strongly marked or irregular in features
:
•
He had a rugged face, weathered by years of outdoor work.
Yıllarca dışarıda çalışmaktan yıpranmış sert bir yüzü vardı.
•
Her father had a kind but rugged appearance.
Babasının nazik ama sert bir görünüşü vardı.
3.
sağlam, dayanıklı, güçlü
(of a person) having or showing a strong, sturdy build or character
:
•
He was a rugged individualist who preferred to work alone.
Yalnız çalışmayı tercih eden sağlam bir bireyciydi.
•
The team needed a rugged leader to guide them through the crisis.
Ekibin krizi atlatması için sağlam bir lidere ihtiyacı vardı.