wing

US /wɪŋ/
UK /wɪŋ/
"wing" picture
1.

kanat

a limb or appendage of an animal (such as a bird or insect) that is used for flight

:
•
The bird flapped its wings and soared into the sky.
Kuş kanatlarını çırptı ve gökyüzüne yükseldi.
•
An insect's wing is often delicate and transparent.
Bir böceğin kanadı genellikle narin ve şeffaftır.
:
pinionaerofoil
2.

kanat, bölüm

a part of a building that projects from the main part

:
•
The new hospital wing will house the maternity ward.
Yeni hastane kanadı doğumhaneyi barındıracak.
•
We stayed in the west wing of the hotel.
Otelin batı kanadında kaldık.
:
annexsectionextension
3.

kanat, fraksiyon

a political faction or tendency

:
•
The party's left wing advocated for social reforms.
Partinin sol kanadı sosyal reformları savundu.
•
He belongs to the conservative wing of the movement.
Hareketin muhafazakar kanadına mensup.
:
factionblocgroupparty
1.

kanat takmak, kanadından vurmak

to provide with wings or a wing

:
•
The artist decided to wing the statue, giving it a mythical appearance.
Sanatçı heykele kanat takmaya karar verdi ve ona efsanevi bir görünüm kazandırdı.
•
The bird was winged by a hunter's arrow.
Kuş, bir avcının okuyla kanadından vuruldu.
2.

doğaçlama yapmak, hazırlıksız yapmak

to perform or speak without prior preparation; improvise

:
•
I didn't have time to prepare, so I had to wing it during the presentation.
Hazırlanmaya vaktim olmadı, bu yüzden sunum sırasında doğaçlama yapmak zorunda kaldım.
•
Let's just wing it and see what happens.
Hadi sadece doğaçlama yapalım ve ne olacağını görelim.
:
improvisead-libextemporize
:
wingedwing tipwing chairwing mirrorwing forwardwait in the wingsspread your wings