spoil kelimesinin Türkçe anlamı

spoil İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

spoil

US /spɔɪl/

UK /spɔɪl/

Fiil

mahvetmek, bozmak

to damage or ruin something

Örnek:

•

The rain spoiled our picnic plans.

Yağmur piknik planlarımızı mahvetti.

•

Don't let one bad experience spoil your whole day.

Tek bir kötü deneyimin tüm gününü mahvetmesine izin verme.

Eş Anlamlı:

ruin destroy damage wreck mar

şımartmak

to treat someone very well by giving them whatever they want

Örnek:

•

Her grandparents always spoil her with gifts.

Büyükanne ve büyükbabası onu her zaman hediyelerle şımartır.

•

Don't spoil the child too much, or they'll become demanding.

Çocuğu çok şımartma, yoksa talepkar olurlar.

Eş Anlamlı:

pamper indulge coddle mollycoddle

bozulmak, çürümek

to become bad or unfit for use, especially food

Örnek:

•

The milk will spoil if you leave it out of the fridge.

Sütü buzdolabının dışında bırakırsan bozulur.

•

These fruits will spoil quickly in the heat.

Bu meyveler sıcakta çabuk bozulur.

Eş Anlamlı:

decay rot decompose go bad turn

İsim

ganimet, yağma

money or goods taken by force or stolen

Örnek:

•

The pirates divided their spoils after the raid.

Korsanlar baskından sonra ganimetlerini paylaştılar.

•

The conquerors carried away the spoils of war.

Fatihler savaş ganimetlerini götürdüler.

Eş Anlamlı:

booty loot pillage prey plunder

Bu kelimeyi Lingoland'da öğren