serious kelimesinin Türkçe anlamı

serious İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

serious

US /ˈsɪr.i.əs/

UK /ˈsɪr.i.əs/

ciddi, önemli

demanding or needing careful consideration or application

Örnek:

•

This is a serious matter that requires our full attention.

Bu, tam dikkatimizi gerektiren ciddi bir konudur.

•

He made a serious effort to improve his grades.

Notlarını iyileştirmek için ciddi bir çaba gösterdi.

Eş Anlamlı:

grave solemn earnest thoughtful important

ciddi, samimi

not joking or fooling around; earnest in manner or intention

Örnek:

•

He looked at me with a serious expression.

Bana ciddi bir ifadeyle baktı.

•

Are you serious about quitting your job?

İşinden ayrılma konusunda ciddi misin?

Eş Anlamlı:

ciddi, ağır

having important or dangerous possible results

Örnek:

•

The doctor said it was a serious illness.

Doktor bunun ciddi bir hastalık olduğunu söyledi.

•

The accident caused serious damage to the car.

Kaza arabada ciddi hasara neden oldu.

Eş Anlamlı:

critical severe grave dangerous alarming

Bu kelimeyi Lingoland'da öğren