leading kelimesinin Türkçe anlamı

leading İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

leading

US /ˈliː.dɪŋ/
UK /ˈliː.dɪŋ/
"leading" picture

Sıfat

1.

başlıca, önde gelen, lider

most important; main

Örnek:
She played the leading role in the play.
Oyunda başrolü oynadı.
He is a leading expert in the field of artificial intelligence.
Yapay zeka alanında önde gelen bir uzmandır.
2.

önde, lider

in front; ahead

Örnek:
The runner was leading the pack by a significant margin.
Koşucu, önemli bir farkla grubu yönetiyordu.
The company is leading the way in sustainable technology.
Şirket, sürdürülebilir teknolojide öncülük ediyor.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren