incorporated
US /ɪnˈkɔːr.pə.reɪ.t̬ɪd/
UK /ɪnˈkɔːr.pə.reɪ.t̬ɪd/
1.
anonim, birleştirilmiş
formed into a legal corporation
:
•
The company was incorporated in 2005.
Şirket 2005 yılında kuruldu.
•
Many small businesses choose to become incorporated for liability protection.
Birçok küçük işletme, sorumluluk koruması için şirketleşmeyi tercih eder.
2.
dahil edilmiş, birleştirilmiş
included as part of something larger
:
•
The new features will be incorporated into the next software update.
Yeni özellikler bir sonraki yazılım güncellemesine dahil edilecek.
•
His ideas were fully incorporated into the final plan.
Fikirleri nihai plana tamamen dahil edildi.
1.
dahil etmek, birleştirmek
to include something as part of a whole
:
•
We need to incorporate these changes into the design.
Bu değişiklikleri tasarıma dahil etmemiz gerekiyor.
•
The new policy will incorporate feedback from employees.
Yeni politika, çalışanlardan gelen geri bildirimleri içerecek.
2.
şirketleştirmek, birleştirmek
to form a company into a legal corporation
:
•
The founders decided to incorporate their startup to attract investors.
Kurucular, yatırımcı çekmek için startup'larını şirketleştirmeye karar verdiler.
•
It's important to understand the legal steps involved when you incorporate a business.
Bir işletmeyi şirketleştirirken ilgili yasal adımları anlamak önemlidir.