circulation

US /ˌsɝː.kjəˈleɪ.ʃən/
UK /ˌsɝː.kjəˈleɪ.ʃən/
"circulation" picture
1.

dolaşım, kan dolaşımı

the movement of blood around the body

:
•
Regular exercise improves blood circulation.
Düzenli egzersiz kan dolaşımını iyileştirir.
•
Poor circulation can lead to cold hands and feet.
Zayıf dolaşım soğuk ellere ve ayaklara yol açabilir.
:
flowmovementstream
2.

tiraj, dolaşım, yayım

the public availability or distribution of something

:
•
The newspaper has a daily circulation of 100,000 copies.
Gazetenin günlük tirajı 100.000 kopyadır.
•
The book is now back in circulation after being out of print for years.
Kitap, yıllarca baskısı tükenmiş olmasına rağmen şimdi tekrar dolaşımda.
:
distributiondisseminationspread
3.

dolaşım, akış

the movement of money or goods from one place to another

:
•
The government aims to increase the circulation of money in the economy.
Hükümet, ekonomideki para dolaşımını artırmayı hedefliyor.
•
The rapid circulation of goods is essential for a healthy market.
Malların hızlı dolaşımı sağlıklı bir pazar için elzemdir.
:
flowmovementexchange
:
circulate