catch a glimpse of
US /kætʃ ə ˈɡlɪmps ʌv/
UK /kætʃ ə ˈɡlɪmps ʌv/

1.
bir anlığına görmek, göz ucuyla görmek
to see something or someone for a very short time or only partially
:
•
I managed to catch a glimpse of the celebrity as she entered the building.
Binaya girerken ünlüyü bir anlığına görmeyi başardım.
•
We only caught a glimpse of the rare bird before it flew away.
Nadir kuşu uçup gitmeden önce sadece bir anlığına görebildik.