scrimmage

US /ˈskrɪm.ɪdʒ/

UK /ˈskrɪm.ɪdʒ/

boğuşma, arbede, çatışma

a confused struggle or fight

•

There was a brief scrimmage for the loose ball.

Boş top için kısa bir boğuşma yaşandı.

•

The protestors engaged in a violent scrimmage with the police.

Protestocular polisle şiddetli bir arbedeye girdiler.

antrenman maçı, idman

a practice game or drill between two squads or teams, especially in American football

•

The coach scheduled a full-contact scrimmage for Saturday.

Antrenör Cumartesi günü tam temaslı bir antrenman maçı ayarladı.

•

The team uses scrimmages to test new plays.

Takım, yeni oyunları denemek için antrenman maçları kullanır.

boğuşmak, arbede etmek, çatışmak

to engage in a confused struggle or fight

•

The two players scrimmaged for possession of the puck.

İki oyuncu pakın kontrolü için boğuştu.

•

The children scrimmaged over the last piece of cake.

Çocuklar son dilim pasta için boğuştu.