sacrifice kelimesinin Türkçe anlamı

sacrifice İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

sacrifice

US /ˈsæk.rə.faɪs/
UK /ˈsæk.rə.faɪs/
"sacrifice" picture

İsim

1.

fedakarlık, kurban

an act of giving up something valued for the sake of something else regarded as more important or worthy

Örnek:
Parents often make great sacrifices for their children's future.
Ebeveynler çocuklarının geleceği için sık sık büyük fedakarlıklar yaparlar.
He made a personal sacrifice to help his friend.
Arkadaşına yardım etmek için kişisel bir fedakarlık yaptı.
2.

kurban, adak

the act of slaughtering an animal or person or surrendering a possession as an offering to a deity

Örnek:
Ancient civilizations often performed animal sacrifices to appease their gods.
Antik uygarlıklar tanrılarını yatıştırmak için sık sık hayvan kurbanları yaparlardı.
The priest prepared the sacrifice for the ritual.
Rahip ayin için kurbanı hazırladı.

Fiil

1.

feda etmek, kurban etmek

give up (something valued) for the sake of something else regarded as more important or worthy

Örnek:
She had to sacrifice her career for her family.
Ailesi için kariyerini feda etmek zorunda kaldı.
He decided to sacrifice his free time to volunteer.
Boş zamanını gönüllü olmak için feda etmeye karar verdi.
2.

kurban etmek, adak adamak

offer or kill as a religious sacrifice

Örnek:
They would sacrifice a lamb during the ancient ritual.
Antik ritüel sırasında bir kuzuyu kurban ederlerdi.
The high priest was tasked to sacrifice the offerings.
Baş rahip, sunuları kurban etmekle görevlendirilmişti.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren