regard kelimesinin Türkçe anlamı

regard İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

regard

US /rɪˈɡɑːrd/
UK /rɪˈɡɑːrd/
"regard" picture

Fiil

1.

görmek, kabul etmek

consider or think of (someone or something) in a specified way

Örnek:
She regarded him as a friend.
Onu bir arkadaş olarak gördü.
The company is highly regarded for its ethical practices.
Şirket etik uygulamalarıyla çok saygı görüyor.
2.

bakmak, gözlemlemek

look at (someone or something) in a specified way

Örnek:
He regarded her with suspicion.
Ona şüpheyle baktı.
She regarded the painting with admiration.
Tabloya hayranlıkla baktı.

İsim

1.

saygı, ilgi

attention to or concern for something

Örnek:
He has little regard for the feelings of others.
Başkalarının duygularına pek saygı duymaz.
The law was passed without regard for public opinion.
Yasa, kamuoyuna bakılmaksızın çıkarıldı.
2.

saygı, takdir

a feeling of respect or admiration for someone or something

Örnek:
She held him in high regard.
Ona büyük saygı duyuyordu.
He spoke of his mentor with great regard.
Mentorundan büyük bir saygıyla bahsetti.
3.

selamlar, saygılar

best wishes (used in greetings)

Örnek:
Please give my regards to your family.
Lütfen ailenize selamlarımı iletin.
He sent his best regards from abroad.
Yurt dışından en iyi dileklerini gönderdi.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime: