heed

US /hiːd/
UK /hiːd/
"heed" picture
1.

kulak vermek, dikkate almak

pay attention to; take notice of

:
He failed to heed the warnings.
Uyarılara kulak asmadı.
You should heed my advice.
Tavsiyeme kulak vermelisin.
1.

dikkat, özen

careful attention

:
He gave no heed to her warnings.
Onun uyarılarına hiç kulak asmadı.
Take heed of what I say.
Söylediklerime kulak ver.