reconcile kelimesinin Türkçe anlamı
reconcile İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
reconcile
US /ˈrek.ən.saɪl/
UK /ˈrek.ən.saɪl/

Fiil
1.
barıştırmak, uzlaştırmak
restore friendly relations between
Örnek:
•
He tried to reconcile his estranged parents.
Ayrı düşmüş anne babasını barıştırmaya çalıştı.
•
The two sides need to reconcile their differences.
İki tarafın farklılıklarını uzlaştırması gerekiyor.
Eş Anlamlı:
2.
uzlaştırmak, uyumlu hale getirmek, bağdaştırmak
make (one thing) compatible with (another)
Örnek:
•
It's difficult to reconcile his statements with the facts.
Onun ifadelerini gerçeklerle uzlaştırmak zor.
•
She had to reconcile her ambition with her family responsibilities.
Hırsını aile sorumluluklarıyla uzlaştırmak zorunda kaldı.
Eş Anlamlı:
3.
mutabık kılmak, karşılaştırmak, doğrulamak
check the financial accounts of (a business) to ensure that the figures are consistent and accurate
Örnek:
•
The accountant needs to reconcile the bank statement with the company's ledger.
Muhasebecinin banka ekstresini şirketin defteriyle mutabık kılması gerekiyor.
•
We need to reconcile the cash receipts with the sales records.
Nakit makbuzlarını satış kayıtlarıyla mutabık kılmamız gerekiyor.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren