raise hell
US /reɪz hel/
UK /reɪz hel/

1.
ortalığı ayağa kaldırmak, kıyameti koparmak
to protest loudly and angrily about something
:
•
If they don't fix this problem, I'm going to raise hell.
Bu sorunu çözmezlerse, ortalığı ayağa kaldıracağım.
•
The customers started to raise hell when they realized they were overcharged.
Müşteriler fazla ücretlendirildiklerini fark edince ortalığı ayağa kaldırmaya başladılar.
2.
ortalığı ayağa kaldırmak, eğlenmek
to behave in a wild, noisy, or uncontrolled way, often for enjoyment
:
•
The teenagers were out all night, raising hell at the party.
Gençler bütün gece dışarıda, partide ortalığı ayağa kaldırıyorlardı.
•
After winning the championship, the team went out to raise hell.
Şampiyonluğu kazandıktan sonra takım ortalığı ayağa kaldırmaya gitti.