"pull out" kelimesinin Türkçe anlamı
"pull out" İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
pull out
US /pʊl aʊt/
UK /pʊl aʊt/
Deyimsel Fiil
1.
çekip çıkarmak, sökmek
to extract or remove something from a place or position
Örnek:
•
He had to pull out a splinter from his finger.
Parmağından bir kıymık çekip çıkarmak zorunda kaldı.
•
The dentist will pull out your wisdom tooth.
Dişçi yirmilik dişinizi çekecek.
2.
çekilmek, vazgeçmek
to withdraw from an activity, agreement, or competition
Örnek:
•
The company decided to pull out of the deal.
Şirket anlaşmadan çekilmeye karar verdi.
•
The team had to pull out of the tournament due to injuries.
Takım sakatlıklar nedeniyle turnuvadan çekilmek zorunda kaldı.
3.
çıkmak, ayrılmak
for a vehicle to move away from the side of the road or from a line of traffic
Örnek:
•
The car slowly began to pull out into traffic.
Araba yavaşça trafiğe çıkmaya başladı.
•
He checked his mirrors before pulling out of the parking spot.
Park yerinden çıkmadan önce aynalarını kontrol etti.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren