proportion kelimesinin Türkçe anlamı
proportion İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
proportion
US /prəˈpɔːr.ʃən/
UK /prəˈpɔːr.ʃən/
İsim
1.
oran, pay
a part, share, or number considered in comparative relation to a whole
Örnek:
•
The proportion of women in the workforce has increased.
İşgücündeki kadın oranı arttı.
•
A large proportion of the budget was spent on marketing.
Bütçenin büyük bir kısmı pazarlamaya harcandı.
Eş Anlamlı:
2.
orantı, oran
the relationship of one thing to another in terms of quantity, size, or number; ratio
Örnek:
•
The architect ensured the building's dimensions were in good proportion.
Mimar, binanın boyutlarının iyi bir orantıya sahip olduğundan emin oldu.
•
The artist struggled to get the human figure's proportions correct.
Sanatçı, insan figürünün oranlarını doğru ayarlamakta zorlandı.
Fiil
1.
oranlamak, orantılamak
adjust or regulate (something) so that it has a particular relationship or ratio to something else
Örnek:
•
You need to proportion the ingredients carefully for the best result.
En iyi sonuç için malzemeleri dikkatlice oranlamanız gerekir.
•
The punishment should proportion to the crime.
Ceza suça orantılı olmalıdır.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren