prominent

US /ˈprɑː.mə.nənt/
UK /ˈprɑː.mə.nənt/
"prominent" picture
1.

belirgin, çıkıntılı

standing out so as to be seen easily; conspicuous.

:
The church tower was a prominent landmark in the village.
Kilise kulesi köyde belirgin bir dönüm noktasıydı.
He has a prominent nose.
Belirgin bir burnu var.
2.

önemli, ünlü, tanınmış

important; famous.

:
She played a prominent role in the organization.
Organizasyonda önemli bir rol oynadı.
He is a prominent figure in the art world.
Sanat dünyasında önemli bir figürdür.