peripheral
US /pəˈrɪf.ɚ.əl/
UK /pəˈrɪf.ɚ.əl/
1.
çevresel, ikincil
relating to or situated on the edge or periphery of something
:
•
The company's main focus is on software, with hardware being a peripheral concern.
Şirketin ana odak noktası yazılımdır, donanım ise ikincil bir konudur.
•
He suffered from peripheral nerve damage.
Periferik sinir hasarı yaşadı.
1.
çevre birimi, harici cihaz
a device that is connected to a computer but is not an essential part of it, such as a printer or scanner
:
•
I need to buy a new peripheral for my computer, maybe a better mouse.
Bilgisayarıma yeni bir çevre birimi almam gerekiyor, belki daha iyi bir fare.
•
Printers, scanners, and external hard drives are common computer peripherals.
Yazıcılar, tarayıcılar ve harici sabit diskler yaygın bilgisayar çevre birimleridir.