palaver kelimesinin Türkçe anlamı
palaver İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
palaver
US /pəˈlæv.ɚ/
UK /pəˈlæv.ɚ/

İsim
1.
laf kalabalığı, boş konuşma, uzun tartışma
prolonged and idle discussion
Örnek:
•
Let's stop all this palaver and get down to business.
Bütün bu laf kalabalığını bırakıp işimize bakalım.
•
There was a lot of palaver about the new regulations.
Yeni düzenlemeler hakkında çok fazla laf kalabalığı vardı.
2.
telaş, yaygara, sorun
trouble or fuss over something
Örnek:
•
All the palaver about getting ready for the trip was exhausting.
Seyahat için hazırlanma konusundaki tüm bu telaş yorucuydu.
•
There was no need for such a palaver over a simple mistake.
Basit bir hata için bu kadar telaşa gerek yoktu.
Fiil
1.
laf kalabalığı yapmak, uzun uzun konuşmak, gevezelik etmek
talk at length or tediously
Örnek:
•
He would palaver for hours about his travels.
Seyahatleri hakkında saatlerce laf kalabalığı yapardı.
•
Don't palaver with me, just give me a straight answer.
Benimle laf kalabalığı yapma, sadece bana net bir cevap ver.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren