mountainous kelimesinin Türkçe anlamı

mountainous İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

mountainous

US /ˈmaʊn.tən.əs/
UK /ˈmaʊn.tən.əs/
"mountainous" picture

Sıfat

1.

dağlık

having many mountains

Örnek:
The region is very mountainous, making travel difficult.
Bölge çok dağlık, bu da seyahati zorlaştırıyor.
They hiked through the rugged, mountainous terrain.
Engebeli, dağlık arazide yürüdüler.
2.

dağ gibi, muazzam

very large; enormous

Örnek:
He faced a mountainous task of clearing the entire forest.
Tüm ormanı temizleme gibi dağ gibi bir görevle karşı karşıyaydı.
There was a mountainous pile of laundry to do.
Yapılacak dağ gibi bir çamaşır yığını vardı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren