little
US /ˈlɪt̬.əl/
UK /ˈlɪt̬.əl/

1.
2.
küçük, genç
used to emphasize the youth or smallness of someone or something
:
•
My little brother is starting school next year.
Küçük kardeşim gelecek yıl okula başlayacak.
•
She gave a little cry of surprise.
Küçük bir şaşkınlık çığlığı attı.