İngilizce-Türkçe Sözlük

jump kelimesinin Türkçe anlamı

jump İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

jump

US /dʒʌmp/
UK /dʒʌmp/
"jump" picture

Fiil

1.

atlamak, zıplamak

push oneself off a surface and into the air by using the muscles in one's legs and feet

Örnek:
•
The cat jumped onto the table.
Kedi masanın üzerine atladı.
•
She had to jump over the puddle.
Su birikintisinin üzerinden atlamak zorunda kaldı.
Eş Anlamlı:
leapspringboundhopvault
2.

atlamak, fırlamak

move suddenly and quickly in a specified way

Örnek:
•
He jumped out of bed when he heard the alarm.
Alarmı duyunca yataktan fırladı.
•
The car jumped forward when he pressed the accelerator.
Gaz pedalına basınca araba ileri fırladı.
Eş Anlamlı:
startflinchrecoiljerklurch
3.

atlamak, sıçramak

increase suddenly and significantly

Örnek:
•
Prices have jumped by 10% this month.
Fiyatlar bu ay %10 arttı.
•
Her popularity jumped after the TV appearance.
TV'ye çıktıktan sonra popülaritesi arttı.
Eş Anlamlı:
surgeskyrocketescalatesoarclimb

İsim

1.

atlama, zıplama

an act of pushing oneself off a surface and into the air

Örnek:
•
He made a big jump over the fence.
Çitin üzerinden büyük bir atlayış yaptı.
•
The athlete prepared for her long jump.
Sporcu uzun atlayışı için hazırlandı.
Eş Anlamlı:
leapspringboundhopvault
2.

sıçrama, ani artış

a sudden increase or rise

Örnek:
•
There was a sudden jump in temperature.
Sıcaklıkta ani bir artış oldu.
•
The company saw a significant jump in sales.
Şirket satışlarda önemli bir artış gördü.
Eş Anlamlı:
surgeriseincreasespikeleap
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren
İlgili Kelime:
jump atjump onjump injump ropejumping jackbungee jumpingstar jump