hoof kelimesinin Türkçe anlamı

hoof İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

hoof

US /huːf/

UK /huːf/

tırnak, toynak

the horny part of the foot of an ungulate animal, especially a horse, ox, or deer

Örnek:

•

The horse's hoof struck the ground with a rhythmic beat.

Atın tırnağı ritmik bir vuruşla yere çarptı.

•

Deer have cloven hooves.

Geyiklerin çatallı tırnakları vardır.

tepmek, tekmelemek

to kick (a person or thing) with a hoof

Örnek:

•

The angry horse might hoof you if you get too close.

Çok yaklaşırsan sinirli at seni tepebilir.

•

He had to hoof the ball across the field.

Topu sahanın karşısına tekmelemek zorunda kaldı.

Eş Anlamlı:

kick

yürümek, yaya gitmek

to walk a long distance

Örnek:

•

We had to hoof it all the way home after the car broke down.

Araba bozulduktan sonra eve kadar yürümek zorunda kaldık.

•

They decided to hoof it to the next town.

Bir sonraki kasabaya yürümeye karar verdiler.

Eş Anlamlı:

walk trek trudge

Bu kelimeyi Lingoland'da öğren

İlgili Kelime:

cloven hoof