griping

US /ˈɡraɪ.pɪŋ/
UK /ˈɡraɪ.pɪŋ/
"griping" picture
1.

sızlanmak, yakınmak

complaining about something in a persistent, irritating way

:
•
He's always griping about the food.
O her zaman yemekten şikayet ediyor.
•
Stop griping and get to work!
Sızlanmayı bırak ve işe koyul!
:
complaininggrumblingwhiningmoaningkvetching
1.

şikayet, sızlanma

a minor complaint

:
•
He had a few gripes about the service.
Hizmet hakkında birkaç şikayeti vardı.
•
My only gripe is the lack of parking.
Tek şikayetim park yeri eksikliği.
:
complaintobjectionprotestcavilquibble