coiled

US /kɔɪld/
UK /kɔɪld/
"coiled" picture
1.

sarmal, kıvrılmış

arranged in a spiral or a series of rings

:
The snake lay coiled on the rock, basking in the sun.
Yılan kayanın üzerinde sarmal bir şekilde yatmış, güneşte ısınıyordu.
She wore her hair in a tight, coiled bun.
Saçlarını sıkı, sarmal bir topuz yapmıştı.
1.

sarmak, kıvırmak

to arrange into a coil or coils

:
He coiled the rope neatly before putting it away.
İpi kaldırmadan önce düzenli bir şekilde sardı.
The snake coiled itself around the branch.
Yılan dalın etrafına sarıldı.