"boiling point" kelimesinin Türkçe anlamı
"boiling point" İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
boiling point
US /ˈbɔɪlɪŋ pɔɪnt/
UK /ˈbɔɪlɪŋ pɔɪnt/
İsim
1.
kaynama noktası
the temperature at which a liquid boils and turns to vapor
Örnek:
•
Water reaches its boiling point at 100 degrees Celsius.
Su 100 santigrat derecede kaynama noktasına ulaşır.
•
The boiling point of alcohol is lower than that of water.
Alkolün kaynama noktası sudan düşüktür.
Eş Anlamlı:
2.
kaynama noktası, sabır sınırı
the point at which one loses one's temper or self-control
Örnek:
•
His constant complaining finally reached my boiling point.
Sürekli şikayetleri sonunda benim kaynama noktama ulaştı.
•
When he started insulting my family, I reached my boiling point.
Aileme hakaret etmeye başladığında kaynama noktama ulaştım.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren