bent kelimesinin Türkçe anlamı

bent İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

bent

US /bent/
UK /bent/
"bent" picture

Sıfat

1.

eğik, bükülmüş

curved or angled rather than straight

Örnek:
The old man walked with a bent back.
Yaşlı adam eğik bir sırtla yürüdü.
The metal rod was bent out of shape.
Metal çubuk eğilmişti.
Eş Anlamlı:
2.

kararlı, azimli

determined to do or have something

Örnek:
She was bent on proving her innocence.
Masumiyetini kanıtlamaya kararlıydı.
He's bent on becoming a doctor.
Doktor olmaya kararlı.

İsim

1.

eğilim, yetenek

a natural talent or inclination for something

Örnek:
He has a bent for music.
Müziğe karşı bir yeteneği var.
She has a scientific bent.
Bilimsel bir eğilimi var.

Geçmiş Zaman

1.

eğdi, büküldü

past tense and past participle of bend

Örnek:
He bent down to pick up the coin.
Madeni parayı almak için eğildi.
The tree branch bent under the weight of the snow.
Ağaç dalı karın ağırlığı altında eğildi.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren