ban
US /bæn/
UK /bæn/

1.
yasaklamak, men etmek
officially or legally prohibit (something)
:
•
The government decided to ban smoking in all public places.
Hükümet tüm halka açık yerlerde sigara içmeyi yasaklamaya karar verdi.
•
They tried to ban the book from school libraries.
Kitabı okul kütüphanelerinden yasaklamaya çalıştılar.
1.
yasak, men
an official or legal prohibition
:
•
There is a strict ban on cell phones during exams.
Sınavlar sırasında cep telefonlarına sıkı bir yasak var.
•
The city imposed a ban on outdoor fires due to dry conditions.
Şehir, kuru koşullar nedeniyle açık havada ateş yakma yasağı getirdi.