walk off
US /wɑːk ˈɔːf/
UK /wɑːk ˈɔːf/
1.
çekip gitmek, bırakmak
to leave a place, especially suddenly or angrily
:
•
He got angry and just walked off without saying a word.
Sinirlendi ve tek kelime etmeden çekip gitti.
•
She decided to walk off the job after the argument with her boss.
Patronuyla tartıştıkdan sonra işi bırakmaya karar verdi.
2.
atmak, gidermek
to get rid of an unpleasant feeling or condition by walking
:
•
I need to walk off this headache.
Bu baş ağrısını yürüyerek atmam gerekiyor.
•
He went for a long stroll to walk off his anger.
Öfkesini atmak için uzun bir yürüyüşe çıktı.