testimony
US /ˈtes.tə.moʊ.ni/
UK /ˈtes.tə.moʊ.ni/
1.
ifade, tanıklık
a formal written or spoken statement, especially one given in a court of law
:
•
The witness gave compelling testimony in court.
Tanık mahkemede ikna edici ifade verdi.
•
Her written testimony was submitted as evidence.
Yazılı ifadesi delil olarak sunuldu.
2.
kanıt, delil
evidence or proof of something
:
•
The ancient ruins stand as a testimony to a lost civilization.
Antik kalıntılar, kayıp bir medeniyetin kanıtı olarak duruyor.
•
His success is a testimony to his hard work.
Başarısı, sıkı çalışmasının bir kanıtıdır.