start up
US /ˈstɑːrt ʌp/
UK /ˈstɑːrt ʌp/
1.
çalıştırmak, başlatmak
to begin to operate or function
:
•
The engine finally started up after several attempts.
Motor birkaç denemeden sonra nihayet çalıştı.
•
I need to start up my computer to check my emails.
E-postalarımı kontrol etmek için bilgisayarımı başlatmam gerekiyor.
2.
kurmak, başlatmak
to establish a new business or enterprise
:
•
They plan to start up a new tech company next year.
Gelecek yıl yeni bir teknoloji şirketi kurmayı planlıyorlar.
•
It takes a lot of capital to start up a business in this industry.
Bu sektörde bir iş kurmak için çok sermaye gerekir.
1.
startup, yeni kurulan şirket
a newly established business
:
•
Many new startups fail within the first few years.
Birçok yeni startup ilk birkaç yıl içinde başarısız olur.
•
She works for a promising tech startup.
Umut vadeden bir teknoloji startup'ında çalışıyor.