sliced bread
US /ˌslaɪst ˈbred/
UK /ˌslaɪst ˈbred/
1.
dilimlenmiş ekmek, tost ekmeği
bread that has been cut into slices, typically by a machine, before being packaged
:
•
She bought a loaf of sliced bread for sandwiches.
Sandviç için bir somun dilimlenmiş ekmek aldı.
•
Toast is often made from sliced bread.
Tost genellikle dilimlenmiş ekmekten yapılır.
2.
en iyi şey, harika bir buluş
used to refer to something that is considered to be an excellent invention or idea
:
•
This new app is the best thing since sliced bread.
Bu yeni uygulama dilimlenmiş ekmekten bu yana en iyi şey.
•
He thinks his idea is the best thing since sliced bread.
Fikrini dilimlenmiş ekmekten bu yana en iyi şey sanıyor.