shark
US /ʃɑːrk/
UK /ʃɑːrk/

1.
köpekbalığı
a long-bodied predatory fish with a cartilaginous skeleton, a prominent dorsal fin, and tooth-like scales. Most sharks are marine, but some enter fresh water to breed.
:
•
A great white shark was spotted near the coast.
Sahil yakınlarında büyük bir beyaz köpekbalığı görüldü.
•
Divers observed several reef sharks swimming gracefully.
Dalgıçlar, birkaç resif köpekbalığının zarifçe yüzdüğünü gözlemledi.
2.
tefeci, sömürücü
a person who ruthlessly exploits others for personal gain, especially in financial matters.
:
•
He's a real loan shark, charging exorbitant interest rates.
O gerçek bir tefeci, fahiş faiz oranları uyguluyor.
•
Beware of the pool shark who tries to trick beginners.
Acemileri kandırmaya çalışan bilardo köpekbalığına dikkat et.