saloon kelimesinin Türkçe anlamı
saloon İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
saloon
US /səˈluːn/
UK /səˈluːn/

İsim
1.
salon, büyük oda
a public room or building for a specified purpose
Örnek:
•
The hotel has a grand saloon for banquets.
Otelde ziyafetler için büyük bir salon bulunmaktadır.
•
The ship's main saloon was elegantly decorated.
Geminin ana salonu zarif bir şekilde dekore edilmişti.
2.
salon, bar
(especially in the western US) a public house or bar
Örnek:
•
The cowboys gathered at the saloon after a long day.
Kovboylar uzun bir günün ardından salonda toplandılar.
•
He walked into the dusty old saloon.
Tozlu eski salona girdi.
Eş Anlamlı:
3.
sedan, saloon araba
a car body type with a closed passenger compartment and a separate boot/trunk
Örnek:
•
He drove a sleek black saloon car.
Şık siyah bir sedan araba sürüyordu.
•
The new model is available as a saloon or an estate.
Yeni model sedan veya station wagon olarak mevcuttur.
Eş Anlamlı:
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren