peril

US /ˈper.əl/
UK /ˈper.əl/
"peril" picture
1.

tehlike, risk

serious and immediate danger

:
The city is in peril of being flooded.
Şehir sel tehlikesi altında.
He saved his family from great peril.
Ailesini büyük tehlikeden kurtardı.
1.

tehlikeye atmak, risk etmek

expose to danger; threaten

:
He would peril his life for his beliefs.
İnançları uğruna hayatını tehlikeye atardı.
Do not peril your future by making rash decisions.
Acele kararlar alarak geleceğini tehlikeye atma.