parachuting
US /ˈpær.ə.ʃuː.tɪŋ/
UK /ˈpær.ə.ʃuː.tɪŋ/
1.
paraşütle atlama, paraşütçülük
the activity of jumping from an aircraft with a parachute
:
•
She loves extreme sports like bungee jumping and parachuting.
Bungee jumping ve paraşütle atlama gibi ekstrem sporları seviyor.
•
He's been practicing parachuting for years.
Yıllardır paraşütle atlama pratiği yapıyor.
1.
paraşütle atlamak
jumping from an aircraft with a parachute
:
•
The team is parachuting into the drop zone.
Ekip iniş bölgesine paraşütle atlıyor.
•
He spent the afternoon parachuting.
Öğleden sonrayı paraşütle atlayarak geçirdi.