must kelimesinin Türkçe anlamı

must İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

must

US /mʌst/

UK /mʌst/

meli, malı

used to express necessity or compulsion

Örnek:

•

You must finish your homework before you can play.

Oynamadan önce ödevini bitirmelisin.

•

We must leave now or we'll miss the train.

Şimdi gitmeliyiz yoksa treni kaçıracağız.

Eş Anlamlı:

have to ought to should

olmalı, kesinlikle

used to express a strong probability or logical inference

Örnek:

•

She's been working all day, so she must be tired.

Bütün gün çalıştı, bu yüzden yorgun olmalı.

•

That must be the answer, it makes perfect sense.

Cevap bu olmalı, tamamen mantıklı.

Eş Anlamlı:

surely certainly undoubtedly

zorunluluk, gereklilik

something that is necessary or essential

Örnek:

•

A good sense of humor is a must for this job.

İyi bir mizah anlayışı bu iş için bir zorunluluktur.

•

Visiting the Eiffel Tower is a must when in Paris.

Eyfel Kulesi'ni ziyaret etmek Paris'teyken bir zorunluluktur.

Eş Anlamlı:

necessity essential requirement prerequisite

Bu kelimeyi Lingoland'da öğren