itinerary
US /aɪˈtɪn.ə.rer.i/
UK /aɪˈtɪn.ə.rer.i/

1.
seyahat planı, güzergah
a planned route or journey
:
•
Our travel agent prepared a detailed itinerary for our trip to Italy.
Seyahat acentemiz İtalya gezimiz için detaylı bir seyahat planı hazırladı.
•
Please send me your itinerary so I can pick you up at the airport.
Lütfen seyahat planınızı gönderin, böylece sizi havaalanından alabilirim.