insinuate kelimesinin Türkçe anlamı
insinuate İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
insinuate
US /ɪnˈsɪn.ju.eɪt/
UK /ɪnˈsɪn.ju.eɪt/

Fiil
1.
ima etmek, sezdirmek
suggest or hint (something bad or reprehensible) in an indirect and unpleasant way
Örnek:
•
Are you insinuating that I'm lying?
Yalan söylediğimi mi ima ediyorsun?
•
He insinuated that she was not trustworthy.
Onun güvenilmez olduğunu ima etti.
2.
sızmak, kendini sokmak
(of a person) maneuver oneself into a favorable position by subtle moves
Örnek:
•
He managed to insinuate himself into the boss's good graces.
Kendini patronun gözüne sokmayı başardı.
•
The politician tried to insinuate himself into the public's trust.
Politikacı, halkın güvenine sızmaya çalıştı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren