gate

US /ɡeɪt/
UK /ɡeɪt/
"gate" picture
1.

kapı, geçit

a barrier in a fence or wall that can be opened or shut to allow passage

:
Please close the gate behind you.
Lütfen arkanızdan kapıyı kapatın.
The children ran through the open gate.
Çocuklar açık kapıdan geçtiler.
2.

kapı, çıkış

a movable barrier at an airport where passengers board or leave an aircraft

:
Our flight departs from Gate 23.
Uçuşumuz 23 numaralı kapıdan kalkıyor.
Please proceed to Gate 15 for boarding.
Uçağa binmek için lütfen 15 numaralı kapıya gidin.
1.

geçirmek, kontrol etmek

to provide (a transistor or other electronic device) with a gate voltage

:
The engineer will gate the signal to control the flow.
Mühendis, akışı kontrol etmek için sinyali geçirecek.
The circuit is designed to gate the current at specific intervals.
Devre, akımı belirli aralıklarla geçirmek için tasarlanmıştır.