flip-flop

US /ˈflɪp.flɑːp/
UK /ˈflɪp.flɑːp/
"flip-flop" picture
1.

parmak arası terlik, sandalet

a light sandal, typically of plastic or rubber, with a thong between the big toe and the second toe

:
•
She wore flip-flops to the beach.
Sahile parmak arası terlik giydi.
•
My new flip-flops are very comfortable.
Yeni parmak arası terliklerim çok rahat.
:
thongsandal
2.

fikir değişikliği, dönüş

a sudden or abrupt reversal of policy, opinion, or decision

:
•
The politician's sudden flip-flop on the issue surprised everyone.
Politikacının bu konudaki ani fikir değişikliği herkesi şaşırttı.
•
His constant flip-flops make it hard to trust him.
Sürekli fikir değiştirmesi ona güvenmeyi zorlaştırıyor.
:
reversalabout-faceU-turnchange of heartchange of mind
1.

fikir değiştirmek, dönmek

to reverse a policy, opinion, or decision

:
•
He tends to flip-flop on important issues.
Önemli konularda fikir değiştirmeye eğilimlidir.
•
The government was accused of flip-flopping on its economic policy.
Hükümet, ekonomi politikasında fikir değiştirmekle suçlandı.
:
reversebacktrackvacillatewaverchange one's mind
:
flopflipflip chartflipped classroomflip throughflip side