dub kelimesinin Türkçe anlamı

dub İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

dub

US /dʌb/
UK /dʌb/
"dub" picture

Fiil

1.

lakap takmak, adlandırmak

to give an unofficial name or nickname to someone or something

Örnek:
They decided to dub him 'The Rocket' because of his speed.
Hızından dolayı ona 'Roket' lakabını takmaya karar verdiler.
The media began to dub the event 'The Great Escape'.
Medya, olayı 'Büyük Kaçış' olarak adlandırmaya başladı.
2.

dublaj yapmak, seslendirmek

to replace the original speech in a film or television program with speech in another language

Örnek:
The foreign film was dubbed into English for wider release.
Yabancı film daha geniş bir yayın için İngilizceye dublajlandı.
It's better to watch the original version with subtitles than a poorly dubbed one.
Kötü dublajlı bir versiyon yerine orijinal versiyonu altyazılı izlemek daha iyidir.
Eş Anlamlı:
3.

ses eklemek, karıştırmak

to add sound effects or music to a film, television program, or recording

Örnek:
The director decided to dub in some extra crowd noise for the stadium scene.
Yönetmen, stadyum sahnesi için fazladan kalabalık sesi eklemeye karar verdi.
The band went into the studio to dub new vocals over the instrumental tracks.
Grup, enstrümantal parçaların üzerine yeni vokaller eklemek için stüdyoya girdi.
Eş Anlamlı:

İsim

1.

dub (müzik türü)

a style of reggae music that emerged in the 1960s, characterized by a stripped-down, instrumental sound with prominent bass and drums, often featuring echo and reverb effects

Örnek:
He's a big fan of classic dub music from Jamaica.
Jamaika'dan klasik dub müziğinin büyük bir hayranı.
The DJ played a set of deep and rhythmic dub tracks.
DJ, derin ve ritmik dub parçalarından oluşan bir set çaldı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren