drunk kelimesinin Türkçe anlamı

drunk İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

drunk

US /drʌŋk/

UK /drʌŋk/

sarhoş

having drunk so much alcohol that this affects your brain and body and you cannot think, speak, or move clearly

Örnek:

•

He was so drunk he could barely stand.

O kadar sarhoştu ki zar zor ayakta durabiliyordu.

•

She got completely drunk at the party.

Partide tamamen sarhoş oldu.

Eş Anlamlı:

intoxicated inebriated tipsy wasted plastered

sarhoş, alkolik

a person who is drunk

Örnek:

•

The police picked up a drunk wandering in the street.

Polis, sokakta dolaşan bir sarhoşu aldı.

•

He's a habitual drunk.

O alışkanlık haline gelmiş bir sarhoş.

Eş Anlamlı:

alcoholic inebriate souse tippler boozer

içilmiş

past participle of drink

Örnek:

•

He had drunk all the water in the bottle.

Şişedeki tüm suyu içmişti.

•

She has never drunk coffee before.

Daha önce hiç kahve içmemişti.

Bu kelimeyi Lingoland'da öğren

İlgili Kelime:

drunk driving blind drunk