"double up" kelimesinin Türkçe anlamı
"double up" İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin
double up
US /ˈdʌb.əl ʌp/
UK /ˈdʌb.əl ʌp/

Deyimsel Fiil
1.
ikiye katlamak, paylaşmak
to share a room or bed, especially when there is not enough space for everyone to have their own
Örnek:
•
We had to double up in a small hotel room during our trip.
Seyahatimiz sırasında küçük bir otel odasında ikiye katlanmak zorunda kaldık.
•
Due to limited space, some students will have to double up in the dorms.
Sınırlı alan nedeniyle, bazı öğrencilerin yurtlarda ikiye katlanması gerekecek.
2.
ikiye katlanmak, kıvrılmak
to bend over or curl up, typically because of pain or laughter
Örnek:
•
He started to double up with laughter after hearing the joke.
Şakayı duyduktan sonra kahkahalarla ikiye katlanmaya başladı.
•
The sudden pain made her double up.
Ani ağrı onu ikiye katladı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren