devil kelimesinin Türkçe anlamı

devil İngilizce'de ne anlama geliyor? Lingoland ile bu kelimenin anlamını, telaffuzunu ve özel kullanımını keşfedin

devil

US /ˈdev.əl/
UK /ˈdev.əl/
"devil" picture

İsim

1.

şeytan, iblis

an evil spirit; a demon

Örnek:
He believed he was possessed by a devil.
Bir şeytan tarafından ele geçirildiğine inanıyordu.
The story spoke of a powerful devil lurking in the shadows.
Hikaye, gölgelerde gizlenen güçlü bir şeytandan bahsediyordu.
2.

şeytan, yaramaz, afacan

a person who is wicked, mischievous, or annoying

Örnek:
That child is a little devil, always getting into trouble.
O çocuk küçük bir şeytan, hep başını belaya sokuyor.
He's a clever devil, always finding a way to get what he wants.
O zeki bir şeytan, istediğini elde etmenin bir yolunu her zaman bulur.

Fiil

1.

baharatlamak, kıyma yapmak

to prepare (food) with hot seasoning or by mincing

Örnek:
The chef decided to devil the eggs with extra paprika.
Şef, yumurtaları ekstra kırmızı biberle baharatlandırmaya karar verdi.
She would often devil the ham for sandwiches.
Sandviçler için jambonu sık sık baharatlardı.
Bu kelimeyi Lingoland'da öğren