cur

US /kɝː/
UK /kɝː/
"cur" picture
1.

köpek, sokak köpeği

a dog of mixed breed; a mongrel

:
The old farmer's faithful cur followed him everywhere.
Yaşlı çiftçinin sadık köpeği onu her yere takip etti.
He kicked the stray cur away from his doorstep.
Sokak köpeğini kapısından uzaklaştırdı.
2.

alçak, korkak, aşağılık

a contemptible man

:
He called the man a cowardly cur for abandoning his family.
Ailesini terk ettiği için adama korkak bir alçak dedi.
Only a true cur would betray his friends like that.
Ancak gerçek bir alçak arkadaşlarını böyle ihanet ederdi.